Aft ve Uçuk Tedavileri

Aft ve uçuk tedavi uygulamaları için öncelikle aft ya da uçuk oluşan bölgenin hijyeninin sağlanması gerekmektedir. Bu temizleme işlemi için eczanelerden dezenfekte edici temizleyicilerin alınması gerekmektedir. Aft ve uçuk tedavileri, hijyen durumu sağlanmadığında kısa sürede tekrar oluşuma sebebiyet verebilmektedir.

Bu tedavi işlemlerinden birisi su ve karbonat karışımından oluşan jelimsi dokunun aft ya da uçuk üzerine bekletilmesidir. Bu işlemin günde en az üç kere yapılması ve bölgenin temiz tutulması sağlanmalıdır.

Aft ve uçuk tedavisinde uygulanan tedavi yöntemleri bazı durumlarda birbirinden farklılaşabilmektedir. Çünkü uçuk, aftın aksine virüsler nedeniyle oluşmakta ve bulaşıcı olmaktadır. Bu sebeple uçukların çevreye yayılmaması tedavi sürecinde önem arz eden durumların başında gelmektedir.

Aft Neden Ortaya Çıkar?

Aft oluşumunun nedenleri, uçuk gibi virüse bağlı olmadığı için doğru tespit edilememektedir. Bilinen bazı nedenleri şu şekilde sıralanabilmektedir:

• Stres sonucu vücutta oluşan farklı hastalıkların yanı sıra aft oluşumu da meydana gelebilmektedir. Stres ve kaygı durumlarının tetikleyici olduğu tespit edilen olası nedenler arasında yer almaktadır.
• Asit içerikli yiyecek ve içecekler aft oluşmasına neden olmaktadır. Bunun yanı sıra alerjik durum oluşturan yiyecekler de farklı bünyelerde aft oluşumuna kaynaklık edebilmektedir.
• Dil ve yanak ısırma gibi davranış bozuklukları da aft oluşumuna neden olan faktörler arasında yer almaktadır.
• Yanlış diş macunu seçimi, ağız sağlığını doğrudan etkilemesi sebebiyle aft oluşumunu da etkilemektedir.

Aft ve uçuk tedavileri uygulanırken öncelikle nedenlerin belirlenip bu nedenlerin ortadan kaldırılması gerekmektedir. Aksi durumda iyileşme süreci uzayacak ve oluşan tahribatlar tekrar nüksedebilecektir.

Uçuk Oluşumunda Kimler Risk Grubudur?

Uçuk oluşması muhtemel risk grubu, öncelikle uçuk geçiren kişinin kendisi olmaktadır. Uçuk bulaşıcı bir rahatsızlık olması sebebiyle tedavi sürecinde yeterli hijyenin sağlanamaması durumunda tekrar oluşabilmektedir.

Uçuk oluşumda risk grubunun başında bebekler ve çocuklar gelmektedir. Vücutlarının savunma sistemleri yeterli düzeyde çalışmadığı için çevresel mikroplara hassas ve duyarlı bir yapıları bulunmaktadır. Bu sebeple uçuk en çabuk 6 yaşından küçük çocuklara ve bebeklere bulaşmaktadır.

Bağışıklık sistemi zayıf olan ya da bağışıklık sistemini güçsüz bırakacak ilaçlar kullanan

kişiler de uçuk oluşumu sürecinde risk grubu içerisinde yer almaktadır. Uçuk, bağışıklık sistemiyle doğrudan ilişkili olması sebebiyle bu kişilerde daha sık görülebilmektedir.

Aft ve uçuk tedavileri sürecinde bu risk gruplarına öncelik verilmekte ve ilaç kullanımı önerilmektedir. Bu süreçte bölgenin hijyenine de önem verilmesi hususunda dikkatli olunması gerekmektedir.

Aft ve Uçuk Tedavilerini Hızlandırmak İçin Neler Yapılmalıdır?

Aft ve uçuk tedavi sürecini kısaltmak için dikkat edilmesi gerekenler aşağıda verilmektedir:

• Aft ve uçuk tedavisi gören hastaların; sıcak, asidik ve tahriş edici gıdaları tüketmemesi gerekmektedir.
• %2 hydrogen peroxide solüsyonuna pamuk veya gazlı bez batırarak hasta aft bölgesinin temizlenmesini sağlayabilmektedir.
• Aftın üzerine sürebilmek için su ve karbonat karışımından yapılmış olan bir krem hazırlanabilmektedir.
• Yemekten önce aftın olduğu bölge için anestezik kremler uygulanabilmektedir.
• Diş hekiminin tavsiye ettiği suda eriyen tabletler kullanılarak ağız gargarası yapılabilmektedir.

Aft ve Uçuk Arasındaki Farklar Nelerdir?

Aft ile uçuğun ayrımını yapabilmek için bilinmesi gerekenler şu şekildedir:

• Aft her daim ağız içerisinde oluşmaktadır. Uçuk ise; genellikle ağzın dışında meydana gelmektedir. Çok nadir olarak ağız içerisinde oluştuğu görülebilmektedir. Ancak ağız içerisinde aft her yerde olabilirken, uçuk sadece damak tavanında olabilmektedir.
• Uçukların oluşumunda virüsler etkili olmaktadır. Fakat aftın oluşumunda virüslerin payı bulunmamaktadır.
• Aftın bulaşıcı olmamasının yanı sıra, uçuk bulaşıcı olmaktadır.

Uçuğun Semptomları Nelerdir?

Uçuğun belirtilerine bakıldığında; hastaların uçuk çıkmadan önceki 24 saat içerisinde bunu anlaması mümkündür. Uçuğun çıkacağı bölgede karıncalanma, kaşınma, yanma ve sızlanma hissedilebilmektedir. Ardından ilgili bölgede kızarıklık ve şişlik meydana gelmektedir. Sonrasında ise; içi sıvı dolu bir kabarcık oluşmaktadır. Uçuğu çıkan kişi gülerken, beslenirken, konuşurken; uçuk acı vermektedir. Zaman içerisinde uçuğun semptomları ortadan kalkmakta ve uçuk kurumaktadır. Kuruduktan sonra çatlamakta, sızıntı yapmakta ve en son da açılarak oldukça çirkin bir yara haline gelmektedir.

Uçuk Hangi Durumlarda Bulaşır?

Uçuğun bulaşması için havlu, bardak, çatal, kaşık gibi uçuğu olan kişinin kullandığı eşyaları bir başkasının kullanması gerekmektedir. Ayrıca uçuğu olan kişi öpüldüğünde de uçuk bulaşabilmektedir. Uçuğun bulaşıcı olduğu zaman aralıkları; ön belirtilerin görüldüğü ve açık yaranın kapandığı zaman aralığındadır. İnsan vücudu 0 ve 5 yaş aralığında uçuk ile tanışmaktadır. Hassas bünyelerde ise; oldukça ciddi enfeksiyon görülmesine neden olabilmektedir.

Uçuğun Bulaşmaması İçin Neler Yapılmalıdır?

Uçuğun bulaşmaması için dikkat edilecekler şunlardır:

• Uçuğun olduğu bölgeye dokunulmamalıdır ve bu bölgeye elin değmesi durumunda, el yıkanmadan kişi yüzüne dokunmamalıdır.
• Kadınların makyajlarını temizlerken gözlere dokunmayacak şekilde dikkatli olmaları gerekmektedir.
• Başta bebek ve çocuklar olmak üzere, uçuğu olan kişinin diğer insanları öpmemesi gerekmektedir.
• Uçuğu bulunan kişilerin kullandığı kişisel eşyaları kullanılmamalıdır.
• Uçuğun yarası ile veya yarasının kabuğu ile oynanmaması gerekmektedir. Aksi takdirde hem uçuğa diğer mikroplar bulaştırılabilmektedir hem de uçuk virüsü parmaklara geçebilmektedir.

Uçuk Teşhisi Nasıl Konmaktadır?

Uçuk tanısı için doktor hastayı kısa bir muayeneden geçirmektedir ve tıbbi geçmişine bakmaktadır. Ayrıca başka rahatsızlıkları olan hastalara farklı testler yapılarak uçuk teşhisi konabilmektedir.

Uçuk Ne Kadar Sürmektedir?

Uçuğun geçmesi için gerekli süreye bakıldığında; belirtiler yaklaşık olarak 7 ile 14 gün arasında sürmektedir. Ardından belirtiler yoğunlaştıktan sonra 4 gün içerisinde uçuk kabuk tutmaktadır. Ortalama 8 ile 10 gün arasında bir sürede uçuk iyileşmektedir.

Uçuk Nasıl Tedavi Edilebilir?

Uçuğun tedavisinde uygulanabilecek yöntemler aşağıda belirtilmiştir:

• Uçuğun üzerinde bakteri gelişmesini engellemek amacı ile alkol ve antiseptik ilaç kullanılabilmektedir.
• Aft ve uçuk tedavisinde hissedilen ağrının geçirebilmesi için ağrı kesici ilaç kullanılabilmektedir.
• Buz uygulaması, uçuk kaynaklı ağrının azalmasında yardımcı olabilmektedir.
• Antiviral uçuk kremleri, günümüzde uçuk tedavisinde kullanılan en etkili yöntemlerden biridir. Deriden geçerek uçuk virüsünün deriye zarar vermesini engellemekte ve uçuğu tedavi etmektedir.