Dişlerin renklenmesi pek çok farklı faktörün bir araya gelmesinden kaynaklı olabilir. Çevresel etmenler, genetik faktörler ve buna benzer faktörler dişlerin renklenmesine yol açabilir. Renkli diş denildiğinde kahverengiden beyaz tonlara kadar olan renklenmeler ve kirlenmeler kast edilmektedir. Bu renk değişiklikleri insanların öz güveninin zedelenmesine neden olur. Mutlaka altta yatan nedene bağlı olarak tedavi yapılması gerekir. Renklenmenin kalıcı olarak giderilmesi açısında doğru tedavi protokolünün uygulanması şarttır.

Dişlerin Renklenmesine Yol Açan Etmenler Nelerdir?

Dişlerin renklenmesine yol açan etmenler şu şekilde sıralanabilir:

• Yanlış diş fırçalama tekniğinin kullanılması,
• Sigara içmek,
• Şarap, çay ve kahve gibi içecekleri çok fazla tüketmek,
• Asit ya da travmaya bağlı oluşan renklenmeler,
• Aşındırıcı ve boyayıcı gıdalar tüketmeye bağı renklenmeler,
• Diş mine ve dentin yapısından kaynaklanan sorunlar,
• Anne karnında iken kullanılan ilaçlara bağlı olarak oluşan renklenmeler,
• Canlılığı olmayan dişlerin renklenmesi diş yapısının bozulmasına neden olacaktır.

Renkli diş özellikle insan yaşının ilerlemesi ile ortaya çıkmaktadır. İleri yaşla birlikte insan diş yapısında bir takım değişiklikler ve bozulmalar meydana gelir. Bu değişiklik ve bozulmalar estetik problemlere yol açar. Problemlerin yalnızca estetik yönü ele alınmamalıdır. Renkli diş problemi sağlık problemine işaret ediyor olabilir.

Dişlerin Renklenmesine Çevresel ve Gelişimsel Etmenler

Dişlerin renklenmesine yol açan etmenlerden gelişimsel ve çevresel etmenler en sık karşılaştığımız diş renklenmesi nedeni olarak ele alınabilir. Çevresel etmenlere bağlı olarak diş renklenmesi varsa çözümü göreceli olarak daha kolaydır. Çevresel etmenlerin kaldırılması halinde dişler eski rengine kavuşur. Bazı kişiler için, özellikle dişte renklenmeler yer edinmediyse, rutin olarak diş bakımı yapmak dahi dişlerin beyazlaması için yeterli olabilir. Diş beyazlatma işlemi yapılsa bile, dişin orijinal renginin korunması için kişinin diş bakımına özen göstermesi gerekir. Bir süre sonra diş beyazlatma işleminin üzerinden zaman geçince, dişler eski soluk rengini alabilir.

Gelişimsel etkenlere baktığımızda bu durumun kişinin anne karnında başlayan süreci ile ilgili olduğunu görürüz. Annenin hamilelik döneminde kullandığı ilaçlar, annenin hastalıkları, annenin beslenme alışkanlıkları gibi etmenler bebeği doğrudan etkiler. Bebek dünyaya geldikten sonra bile beyaz olan dişlerde renk bozuklukları meydana gelebilir. Bu gibi bir renklenme durumunda kişilerin beyazlatma yapması şarttır.

Dişlerin Renklenmesine Karşı Kullanılan Beyazlatma Teknikleri Nelerdir?

Dişlerin renklenmesine karşı kullanılan yöntemler başında ofis bleaching gelmektedir. Bu yöntemin muayenehanede gerçekleştirilmesi gerekir. İşlem sırasında peroksit içeren beyazlatıcı özellikte jeller kullanılması gerekir. Kısa süre içinde hastanın dişleri arzu ettiği renge gelir. Diş rengi, çeşitli faktörlere göre 3 ile 5 tona kadar açılabilir. Diğer beyazlatma yöntemi ise home bleachingtir. Bu yöntemde kişiye özel hazırlanan bir jel hazırlanır. Jel plastik plakların içine konulur. BU yöntemin özelliği hastanın kendi kendine bu jeli uygulamasıdır. Yani hekim kişiye herhangi bir işlem yapmaz. Hastanin önerilen süreler dahilinde işlemi uygulaması gerekmektedir.

Dişlerin Renklenmesine Karşı Kullanılan Beyazlatma Teknikleri Etki Süresi Ne Kadardır?

Dişlerin renklenmesine karşı kullanılan yöntemlerin etki süresi ortalama 6 ay ile 2 yıl arasında değişiklik göstermektedir. Beyazlatma işleminden alınacak olan sonuç, Renkli diş yapısına, türüne, kişi özelliklerine ve çeşitli faktörlere göre değişiklik göstermektedir. Uygulamanın uzun süre kalıcı olması için, kişinin işlem sonrasında ağız bakımına dikkat etmesi gerekmektedir. İşlemden hemen sonra ilk iki hafta içinde hastaların dişleri boyayan maddelerden uzak durması gerekir. Dişleri boyadığı bilinen maddelerden bazıları şu şekilde sıralanabilir:

• Sigara,
• Kırmızı şarap,
• Kırmızı sebzeler,
• Portakal suyu.

Diş beyazlığında beslenmenin önemi unutulmamalıdır.

Dişlerin Renklenmesine Karşı Kullanılan Beyazlatma Teknikleri Sonrasında Dişler Hassas Hale Gelir mi?

Dişlerin renklenmesine karşı kullanılan yöntemlerden sonra dişlerin hassaslığı beyazlatma işlemi yaptırmak isteyen kişiler tarafından merak edlien konulardan bir tanesidir. Bazı insanların dişlerinde işlemden hemen sonra ağrı ve hassasiyet problemleri görülebilmektedir. Bazı hastalarda ise hassasiyet hiç olmaz. Aşınma ve sinir uçlarının yüzeye yaklaşması nedeniyle kişiler yoğun hassasiyet problemi ile karşılaşabilirler. Diş hekimi işlem öncesinde hastadan röntgen isteyebilir. Bu röntgen dişin ne kadar aşınacağına ve nasıl bir hassasiyet oluşacağına dair hekime bilgi verir. Dişte bir kere parlatma floritle tedavi yapıldıktan sonra dişte hassasiyet ve çürük oluşma ihtimali azalmış olur.

Canlılığını Kayıp Eden Dişlerde Renklenme

Canlılığını Kayıp Eden Dişlerde Renklenme olacağını söylemiştik. Diş üzerine darbe gelmesi ya da kanal tedavisi yapılması halinde kişinin dişinde kahverengi lekelenme olabilir. Kişi Dişler Neden Renklenir? Sorusuna cevap bulmakta zorlanabilir. Böyle bir durumda dişi eski rengine getirmek mümkündür bu nedenle endişe etmek zorunda değilsiniz. Dişin içerisine bir ilaç yerleştirilir ve ilaç 5 ile 7 gün arasında bekletilir. Bu şekilde dişin rengi açılmış olur. Dişler bir süre sonra eski rengine geri dönebilir. O zaman aynı işlemi tekrar etmek gerekecektir. Diş beyazlatma işleminden ne kadar uzun süreli sonuç almak mümkün olursa o kadar iyi olur.